Sefîd olmış degül mûy-ı siyâhum
Yüze çıkdı kef-i bahr-ı günâhum
Güşâd olmakda gitdükçe der-i dil
Vezân oldukça âh-ı subhgâhum
Geçilmezdi bu zulmetgehden âsân
Tevekkül olmasaydı Hızr-ı râhum
‘Aceb âyîne-i hayret-nümâdur
Büt-i meh tal‘at-ı vahşi nigâhum
Bana Âgâh düşmez hˇ âb-ı şîrîn
Kenâr-ı subh olursa hˇ âbgâhum