—Sabri Şenel’e-
Duygu zirvesinde durgun ve garip
Aşkını uçurmuş mendile sarıp
Şenel ahvalden sabri muzdarip
Yüreğini asmış darağacına
Ahvalini koydum ayakucuna
Kiyam diye ince ince kıydılar
Kıydıkları; güneştiler, aydılar
Kurbanlık koç gibi yola koydular
Yürek mi dayanır senin acına
Ahvalini koydum ayakucuna
Hayalinde uyur Türk’ün yarısı
Duygunun temizi, sözün durusu
Turan dedikleri aşkın arısı
Yola çıktı korku düştü acuna
Ahvalini koydum ayakucuna
Çözüm değil memleketi çitlemek
Dinamiklerini dinamitlemek!
Boşa çıkar bunca gayret, bu emek
İhanet etmedi sözden gocuna?
Ahvalini koydum ayakucuna
Kürşad’ın kırkına yoldaş olmaya
Adamın farkına haldaş olmaya
Oğuzun Türkü’ne gardaş olmaya
Yönelir de, yüzü sürer sacına
Ahvalini koydum ayakucuna
Türküden, şarkıdan, şiirden güzel
Hangi duygu gönlü yaşatır özel
Baharda yeşeren güzün de gazel
Döker de acısı kalır bacına
Ahvalini koydum ayakucuna
Bilinir ananın gözü nurusun
Yağandan, doğandan, çaydan durusun
Çimenler sökülsün, dallar kurusun.
Hangi ağrı eştir senin sancına
Ahvalini koydum ayakucuna
22 Eylül 23016