Canımı yakıyor ağacın gölgesi,
çıkarıp suya atıyorum en eski hücremi ve
acımın eseri teni.
Ağaç, çok gülüyor gecenin çıplak ayaklarına,
sarhoşuz hepimiz tavşan dudaklardan ruhlarımıza kadar
hüznü hoşgör; nasılsa yarın pazar.
ellerimiz uyur, biz bedenlerimizi parka götürürüz azar azar.