Pencere Sen Aç Beni

A. Ali Ural

1959 -
  • 1020 okuma
  • 7 sene önce
  • Yorum Yok
0 ● 5 0 Oy

Pencere sen aç beni
Dumanların bacalarını seyret, duvarların bahçelerini, gölgelerin ağaçlarını
asma taşıyıcılara yükle çok eğrili kabuklar topla denizden
ağlarında yıldızlar çırpına çırpına ölsün
kemerler bağla, perdeler çek ne ağır gökyüzü!
Katlanmış plaklarda yarısını çalarken şarkının
makaslarla kesilmiş kubbelere sor ağırlık neymiş
göz kapaklarıyla saymak can levhalarını.
Pencere sen aç beni
Bir ormandan ancak bir ev yapabilirim
bir dağdan duvar yalnız.

Her şeyi çizmişler ben siliyorum
Bu sokak çok aydınlık bir lamba yeter
Bu dudakların söyleyeceği yok silinsinler
Dev çanaklarda ziftlenen köpekler çatılardan dökülsün
Mahkûm firar etsin, yemin etsin parmaklıklar üstüne

Ah! Sesleri katranla kesemezler damlar durur damlar yıkılır
damlarda çocuklar kurutulur
kireç ocaklarında kediler.
Değme kurşun kına yakamaz ellerine
gelinlerle aydınlatalım kubbeyi gelin
mimarın silgisi değmeden göğe.

Ben siliyorum çizmişler her şeyi
Buğulu cam taşımıyor planlarımı
Ateş piramitten geçip renklere ayrılıyor
Bütün renkler kırmızı
Bütün mumyalar kundaklanmış, bütün bebekler bin yaşında

Ben pencereyi açamam pencere sen aç beni.

(Kuduz Aşısı’ndan)

A. Ali Ural

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir